Türk Tarihi ve Kültür Araştırmaları

Saparmurat Türkmenbaşı Önderliğinde Türkmenistan Ve Sosyo-Ekonomik Reform Stratejisi

0 13.167

Yrd. Doç. Dr. Güngör TURAN

1. Giriş

Tarafsızlık statüsüne ve iyi komşuluk ilişkilerine dayalı pozitif bir dış politika, kısa bir süre zarfında sağlanan ağzı birlik (Millî birlik), dünya ekonomisine entegre olma yolunda başlatılan bir abadancılık (kalkınma) hareketi ve bunlarla birlikte Türkmenistan’ı iki binli yılların başında modern bir ülke olarak yeniden inşa etme kararlılığında bir lider. Bu ifadeler, oldukça hızlı bir zaman diliminde elde edilen başarı ve gelinen noktayı özetliyor Türkmenistan için. “Nihai hedefimiz demokratik, laik bir Türkmenistan inşa etmek ve yakın gelecekte en ileri ülkeler arasına katılmaktır” sözleriyle ülkesini yarınlara hazırlayan S. Türkmenbaşı, modern Türkmenistan için son noktayı işaret ederek, her geçen gün bu hedeflere doğru kararlı bir şekilde ilerleyen bir lider görüntüsü çizmektedir. “Ülkenin siyasi istikrarı, objektif bir dış politika ve iyi komşuluk, demokrasiyle birlikte geçiş döneminde kontrolü sağlamak için gerekli güçlü bir devlet otoritesi ve önemli finansal yatırımlar ve hammaddelere sahip olma”yı Türkmenistan’ın dört temel dayanağı olarak belirterek, “Türkmenistan istikrarlı bir şekilde kalkınabilecek mi?” sorusuna bu dört noktayı göstererek, “bugün bu soruya tereddütsüz ‘evet’ diyebiliriz” demektedir S. Türkmenbaşı.[1] Bugünkü Türkmenistan bu dört temel esası, iç barış ve siyasi istikrar içinde dünya ekonomisine entegre olma ve refah devletine ulaşma hedefine yönelik en önemli dinamikler olarak kullanmaktadır.

1985 yılından bu yana Sovyetler Birliği’nde yaşanan her türlü siyasi değişikliklerin etkilerinin hissedildiği Türkmenistan’da Ekim 1991 yılında bağımsızlık konusunda bir referandum yapıldı ve oy çoğunluyla bağımsızlık onaylandı. Bundan sonra Türkmenistan 27 Ekim 1991 yılında Sovyetler Birliği’nden resmi olarak ayrılıp, bağımsızlığını ilan etti. 21 Aralık 1991 yılında ise Bağımsız Devletler Topluluğu’na katıldı. Başkanlık sistemi ile yönetilen ülkede “devlet başkanı” Bakanlar Kurulu’nun başkanı olarak yürütmenin de başında bulunmaktadır. Hükümetin dışında Halk Maslahatı adı altında devlet başkanının başkanlığında toplanan bir danışma ve karar organı bulunmaktadır. Anayasaya göre, Halk Maslahatına Türkmenistanın devlet başkanı, milletvekilleri, her bölgeden seçilen birer temsilci, yüksek mahkeme başkanı, baş savcı, şehir yöneticileri, ilçe başkanları ve bakanlar kurulunun üyeleri katılır.[2] Anayasaya göre, Halk Maslahatı Türkmenistan anayasasınında değişiklikler yapmaya yetkilidir. Referanduma gitmek, ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasi yönden gelişmesini sağlayacak temel stratejiler konusunda kararlar almak, komşu ülkeler ile ilgili muhtemel sınır sorunlarını çözüme kavuşturmak, savaş ve barış durumunu ilan etmek üzere kararlar alabilir.[3] Tek siyası partinin (Türkmenistan Demokrasi Partisi) bulunduğu ülkede seçimle iş başına gelmiş 50 üyeli bir parlamento bulunmaktadır. Türkmenistan’ın 18 Mayıs 1992 tarihli yeni anayasası, devlet başkanına büyük yetkiler tanımıştır. İleride parlamentonun oyuna sunmak koşuluyla devlet başkanı yasa yapma hakkına sahiptir. Devlet başkanı yardımcıları, valiler, yüksek mahkeme başkanı, devlet başkanı tarafından atanmaktadır. Ayrıca devlet başkanı gerekli gördüğü hallerde parlamentoyu feshetme yetkisini kullanabilir.

2. Makroekonomik Gelişmeler

Türkmenistan, 5 milyonu aşan nüfusuyla karalarla çevrelenmiş bir ülkedir. Topraklarının %90’ı çöl olan Türmenistan, geniş petrol ve gaz rezervlerine sahiptir. Henüz sanayi istenilen düzeye ulaşmamış olmakla birlikte, ülkenin önemli avantajlarından biri de sanayinin gereksinim duyduğu bol ve ucuz hammadde kaynaklarının varlığıdır. Bugün Türkmenistan’da dokuma-tekstil ve petro-kimya sanayi başta olmak üzere, irili ufaklı modern tesisler üretime sokulmakta ve işletilmektedir. Son yıllarda petrol rafinerileri, gaz, kimya sanayi, elektrik sanayi ve makina imalatı ürünleriyle azotlu gübre, halı ve dünya piyasalarına ihraç edilen tekstil ürünlerindeki artış sanayi sektörüne gözle görülür bir canlanma getirmiştir. Sanayi büyük ölçüde enerji, diğer doğal kaynaklar ve pamuğa dayalıdır. Ülke, ticarete bağlı ekonomide ihtisaslaşmıştır ve ihracatın %85’ini oluşturan, özellikle doğalgaz, petrol ve pamuğa dayalı bir ekonomiye sahiptir.

Ocak 1994 yılında Halk Maslahatı, Türkmenistan’ın geçiş döneminde takip edeceği iç ve dış ekonomik politikaları içeren “10 Yıl Abadancılık”[4] programını onaylamıştır. Gıda üretiminde kendi kendine yeterlilik, yapısal ekonomik değişimin tamamlanması ve yabancı sermayenin ülkeye çekilmesi amaçlarına yönelik piyasa ilişkilerinin ve serbest girişimciliğin geliştirilmesi programın temel hedefleri olarak gösterilmiştir. Programda 1992 yılı baz alınarak, 2002 yılına kadar GSYİH’da üç kat, sanayi üretiminde üç kat, yatırım malları üretiminde beş kat, tarım üretiminde 2.4 kat, tüm yatırımlarda ise 2.4 kat büyüme hedeflemiştir. Nisan 1997’de “1000 Gün Maksatnamesi”[5] adıyla yayınlanan yeni programda bin günde yapılacak işlerin bir programı çıkarılmış ve esas itibariyle atıl durumda bulunan kamu tesislerinin özelleştirilmesine yönelik bir prosedür belirlenmiştir. Bunun yanısıra, eski İpek yolu üzerinde bulunan Tecen-Sarahs-Maşhed demiryolunun yeniden ulaşıma açılması, Türkmenistan- Pakistan gaz-petrol boru hattı projesi, 2000 yılına kadar yılda 13 milyar kw/saat elektrik enerjisi üretimi ve ihracatı, Nebitdağ gaz-petrol kompleksinin dünya pazarlarına açılması, yeni petrol sahalarında üretime geçilmesi, otomotiv sanayinin kurulması ve toprak reformuna yönelik projelerin gerçekleştirilmesi bir programa bağlanmıştır. Ayrıca, Türkmenistan-İran doğal gaz hattı tamamlanarak İran’a doğal gaz verilmeye başlanmıştır. Program için 5 milyar dolarlık bir kaynak tahsis edilmiş, 500 gün içinde devlet mağazaları, gıda ve hizmet sektörleri ve atıl tesislerin özel mülkiyete devredilmesi, ayrıca 1000 gün sonunda milli gelirin 1,5 kat arttırılması öngörülmüştür.

Türkmenistan diğer geçiş ekonomilerinden farklı olarak, yeniden yapılanma sürecini istikrar ve sosyal konsensus önceliği üzerine inşa edilecek “kademeli” reform politikasına dayandırmıştır. Politik istikrar ve sosyal uyum sağlanmadan ekonomik reformların sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilemeyeceği gerçeği devlet başkanı Saparmurat Türkmenbaşı’nın izlediği reform siyasetinin tutarlılığını doğrulamıştır.[6] “10 Yıl Abadancılık” ve “1000 Gün Programı” bu ekonomik ve sosyal reform siyasetine uygun olarak 1997 yılından itibaren sonuçlarını göstermeye başlamıştır. Verilere gore, ekonomik performans değerlendirildiğinde sonuçların ne kadar olumlu olduğu açık olarak görülmektedir. Son üç yılda ekonomi yönetimi önemli bir başarı elde etmiştir. Büyüme hızında 1998, 1999 ve 2000 yıllarında %5, %16 ve %17.6’lık önemli artışlar gerçekleşmiştir. Türkmenistan bu büyümeyi önemli ölçüde Ukrayna’ya yapılan gaz satışı ile pamuk satışından sağladığı gelirlerle sağlamıştır. İthalatın azaltılması, döviz kontrolüne bağlı sıkı para politikası ve kamu harcamalarının azaltılmasını içeren anti enflasyonist önlemlerle fiyat artışları, hiper enflasyon seviyelerinden 1998-2000 döneminde %20 düzeylerine başarılı bir şekilde çekilmiştir.[7]

Dış ödemeler açığı 1998 yılında 935 milyon dolardan 1999 yılında 571 milyon dolara gerilemiştir. Bu önemli ölçüde dış ticaret dengesindeki iyileşmeyle sağlanmıştır. Dış ticaret açığı aynı yıllarda 523 milyon dolardan 210 milyon dolara gerilemiştir. Dış ticaretin 2000 yılında 448 milyon dolar fazla vereceği beklenmektedir. Ukrayna’ya yapılan gaz satışından sağlanan gelir ve ithalatın azaltılması bu iyileşmenin temel etkenleri olmuştur. Ukrayna 1999 yılında yapacağı ödemelerin bir kısmını 2000 yılına sarkıtmıştır. 801 milyon dolarlık gaz satışı tahmini de buna eklendiğinde ödemeler dengesinin 2000 yılında 71 milyon dolar fazla vereceği tahminlenmiştir. 1999 yılında net dış yatırımlar 125 milyon dolar civarında gerçekleşmiştir. 1998 yılında dış yatırımlar 62 milyon dolar civarındaydı. 2000 yılında ise yaklaşık 100 milyon dolarlık bir dış yatırım gerçekleşmiştir.[8]

Aralık 1999’da Türkmenistan Devlet Başkanı Saparmurat Türkmenbaşı’nın Türkmenistan’da 2010 yılına kadar uygulanacak sosyo-ekonomik politika ve projelerle ilgili gelişmeleri içeren “Ulusal Program”ı[9] yayınlandı. Bu programın temel amacı önümüzdeki on yıllık dönemde piyasa ekonomisinin bütün kurallarıyla uygulanabilir duruma getirilmesini ve halkın yüksek yaşam standardına ulaşmasını sağlayacak, ekonomisi güçlü ve gelişmiş bir devlete sahip olmaktır. İstikrarlı bir ekonomik büyümeyi sağlamak, Türkmenistan’ın hammadde kaynaklarını ve üretim imkanlarını daha verimli kullanmak suretiyle piyasayı esnek ve değişen pazar taleplerine uygun hale getirmek, adil bir rekabet sistemi kurmak, özelleştirmeyi yaymak, özel girişimciliği desteklemek, yabancı yatırımları teşvik etmeye yönelik projeleri içeren bu program 2010 yılının sonunda ekonomik bakımdan güçlü, halkın yüksek yaşam standartlarına ulaşacağı bir hedefe sahiptir.

Türkmenistan Devleti’nin kurucusu Saparmurat Türkmenbaşı’nın piyasa ekonomisine geçişi sağlayacak 11 yıllık reform politikasını diğer geçiş ülkelerinden farklı bir biçimde kademeli olarak uygulama nedenlerinden en önemlisi bu reformların halkın yaşam standartları ve toplumun sosyal yapısı üzerinde meydana getirebileceği muhtemel tesirlerini ortadan kaldırma düşüncesidir.[10] Çünkü reformlar kademeli değil de eş zamanlı olarak uygulandığında enflasyon, işsizlik, yoksulluk gibi sosyal huzursuzluklara yol açabilecek bir takım sıkıntıların faturasını geniş halk kitleleri, eş zamanlı reformları benimseyen bir kısım geçiş ülkelerinde yaşandığı üzere, ağır bir biçimde ödemek zorunda kalabilecekti. Kademeli reform politikası her şeyden önce bu tür sıkıntıların Türkmenistan’da asgari ölçüde sadece bir geçiş dönemi sıkıntısı olarak yaşanmasında temel faktör olmuştur. Bütün bu olumsuzlukları göz önünde bulunduran S. Türkmenbaşı reformları zamana yaymak suretiyle bu tür sıkıntıları asgariye indirmiş ve reformlarını sosyal siyasetiyle desteklemek suretiyle geçiş döneminin sıkıntılarını halkına hissettirmemeye çalışmaktadır.[11]

Saparmurat Türkmenbaşı’nın sosyal reform siyaseti devlet sübvansiyonlarına dayalı olarak toplumun çeşitli kesimlerine sağladığı sosyal korumadır. Temel tüketim maddeleri ve kamu hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanma, emeklilik ve aile ödenekleri ile Türkmenistan vatandaşlarına önemli bir sosyal koruma hizmeti vermektedir. 1993 yılından bu yana konutlara doğal gaz, elektrik, suyu ücretsiz vermek suretiyle sübvanse etmektedir. Asgari ücretin altında gelire sahip olan ev halkına, fert başına köylerde 8 kg. şehirlerde ise 6 kg. aylık ücretsiz un yardımının yanısıra ekmek gibi çok sayıda temel tüketim maddesi ile ulaştırma, haberleşme, sağlık, eğitim gibi kamu hizmetlerini de ücretsiz denecek kadar düşük fiyatlarla sunmak suretiyle geniş ölçüde sübvanse etmektedir. Özellikle konut ihtiyacının ücretsiz olarak karşılanması halka sunulan en önemli sübvansiyon olarak dikkati çekmektedir.

Bütün bu devlet sübvansiyonlarının özellikle piyasa ekonomisinin halk üzerindeki etkisinin önemli ölçüde hissedildiği gelişmekte olan ülkelerde ücretli ve oldukça pahalı sunulduğu dikkate alındığında, Türkmenistan’da yapılan devlet sübvansiyonlarının ve sosyal koruma hizmetinin ne kadar önemli olduğu tartışılmayacak kadar ortada bir gerçektir. Türkmenistan’da 1995 yılından itibaren istihdam seviyesi yıllık yüzde 5 arttırılmış,[12] sağlanan sosyal koruma ve ekonomik büyümeye bağlı olarak artan refah ile de reformların halk üzerindeki etkisi önemli ölçüde düşürülerek toplumun hayat standardı giderek artan bir yükselme trendine girmiştir. Satın alma gücü paritesine göre, 1997 yılında 2,683 dolar olan kişi başına yıllık gelir 1999 yılında 3,268 dolara, 2000 yılında ise 3,856 dolara yükselmiştir.

1997 yılında istihdamı arttırmak ve bu piyasanın özelliklerini oluşturmak için “Nüfusun İstihdamı” adıyla yeni bir yasa kabul edilmiştir. 2 Haziran 1997 tarihli Başkanlık Kararnamesi ile Vilayet Hakimlikleri tarafından başkanlık edilen, işgücü değişimini sağlamak, istihdam konusunda hükümet kararları alabilmek ve işgücü piyasasını daha iyi şartlara kavuşturabilmek için bir İstihdam Komitesi oluşturulmuştur. Halkın yaşam standartlarının yükseltilmesine yönelik uygulamalar çerçevesinde, 1 Mart 2001 tarihinden geçerli olmak üzere, “Türkmenistan’da asgari ücretler, emekli aylıkları ile devlet yardımlarının arttırılması hakkındaki” Türkmenistan Devlet Başkanı kararı[13] gereğince, asgari ücret 950 bin Manat’a yükseltilmiş, çeşitli kesimlere yapılan devlet yardımı parası ise iki katına çıkarılmıştır.

3. Sosyal Koruma ve Sosyal Yardımlar

Geçiş dönemi süresince Türkmenistan; vatandaşlarının yaşamlarını garanti altına alabilmek için önemli çabalar sarf etmiştir. Ülkenin, temel tüketim malları ve ihtiyaçları için sübvansiyonları, emekli maaşını ve aile yardımlarını içeren resmi sosyal güvenlik ağı bulunmaktadır. Türkmenistan’daki sosyal güvenlik sistemi 4 öğeden oluşmaktadır; fiyat düzenlemeleri ve sübvansiyonlar, yaşlılık ve malullük aylığı, aile yadımı ve diğer yardımlar ile birlikte istihdam garantisi. Bu sistem kişisel ve aile destek düzenlemelerine yoğunlaşmıştır. Devlet, 1993 yılından beri nüfusuna oldukça yüksek limitlerde ücretsiz gaz, su, enerji ve tuz sağlamakta ve para yardımında bulunmaktadır.[14] Ekmek fiyatları ve diğer bir grup mal ve hizmet ücretleri de denetim altında tutulmaktadır. Ayrıca aylık gelirleri 500.000 manatın altında bulunan ailelere de un için para yardımında bulunulmaktadır.[15]

Sosyal güvenlik sistemindeki reformlar Türkmenistan’da yürütülen diğer sosyo-ekonomik reformlarda da önemli rol oynamıştır. “Emeklilik Yasası”[16]nın 17 Temmuz 1998 yılında kabul edilmesiyle birlikte emekli maaşlarının finanse edilmesi ve işleyişi konularında önemli değişiklikler olmuştur.[17] Bazı ayrıcalıklar kaldırılmış, emeklilik yaşı değiştirilmiş ve maaş dağıtımı konularında bazı düzenlemeler yapılmıştır. Gönüllü emekli sigortası sistemi oluşturulmuş ve emekli maaşlarının hesaplanmasında değişiklikler yapılmıştır. Bu reform sürecindeki bir diğer temel öğe ise emekli maaşı alanların ve yardım görenlerin takip edilerek bir bilgi bankası oluşturulmasıdır. Geçiş dönemi boyunca iki ayrı emeklilik sistemi uygulanmaktadır. Dayanışma sistemi, çalışanların zorunlu olarak maaşlarının %30’unu sosyal güvenlik fonuna yatırması temeli üzerine kurulmuştur. Birikim sisteminde ise, vatandaşlar kendi özel banka hesaplarına emeklilik amacıyla gönüllü olarak para yatırmaktadırlar.

1 Ağustos 1998 tarihinde yeni bir sigorta anlaşması uygulanmaya başlanmıştır. “Sigorta kaydı” “İş kaydı” ile değiştirilmiştir. Bu kayıt, yeni “Emeklilik Yasası” kabul edilmeden önceki iş dönemini ve ayrıca gönüllü emeklilik sigortası süresindeki iş dönemlerini göstermektedir. Bu sistem uzun vadeli olarak (30-40 yıl) hesaplanmaktadır. Yeni yasa onaylanmadan önce iş kaydı olan ve aynı zamanda yeni sisteme göre sigorta kaydı olan kişiler emeklilik yaşına geldiklerinde emekli maaşlarını elde edebileceklerdir. Bu maaşlar hem zorunlu olarak sosyal güvenlik fonuna yapılan ödemelerden hem de kendi kişisel emeklilik kayıtlarından oluşmaktadır. Yeni yasanın kabulünden sonra çalışma hayatına başlayan kişiler ise gönüllü emeklilik sigortası çerçevesinde maaş alacaklardır. Bu kişilerin emeklilik maaşları kişisel banka hesaplarındaki biriken fondan karşılanacaktır. Emeklilik reformundaki en önemli konulardan birisi emeklilik yaşının arttırılmasıdır. Yeni yasaya göre, erkeklerin emeklilik yaşı iki yıl daha (60 yerine 62 olmuştur) yükseltilmiştir. Ayrıca iş kaydı (emeklilik sigorta kaydı) 25 yıldan fazla olmalıdır. Kadınlarda emeklilik yaşı ise 20 yıldan fazla iş kaydına sahip olmakla birlikte 55 yaştan 57 yaşa yükseltilmiştir.

Türkmenistan’da 1 Ağustos 1998 tarihinde “Devlet Sübvansiyonları Yasası”nın benimsenmesiyle yeni gelişmiş bir devlet sübvansiyon sistemi uygulamaya konulmuştur. Sübvansiyonlar devlet bütçesinden finanse edilmektedir. Yeni yasanın yürürlüğe girmesiyle birlikte, devlet yardımlarının miktarı ve ölçeğinde önemli bir değişim yaşanmıştır. 1 Ocak 1999 tarihi itibariyle, 113,800 kişi sübvansiyonlardan yararlanmıştır. Bugünkü emeklilik ve sübvansiyon sistemi çoğunlukla yaşlılar için emeklilik aylığı ile sakat ve geçim kaynağı olmayan aileler için devlet sübvansiyonu sağlanmasını içermektedir. Emeklilik ve sübvansiyonlar için yapılan harcamaların %93’ü bu üç kategoriye yapılmıştır. Yeni yasa emeklilik aylığı alanların çalışmalarına izin vermektedir. 1998 yılında, emekli maaşı alanların %8.9’u hala çalışmaktaydı. 1999 yılında, bu rakam 29.300’ye ya da tüm emekli maaşı alanların sayısının %10’una ulaşmıştır.[18]

İnsan gücü gelişiminin sağlanması ve fakirliğin iyileştirilmesi için seçilmiş sosyal göstergeler aracılığıyla bu konuların takip edilerek ölçülmesi hususunda artan bir görüş birliği vardır. Sosyal göstergeler, eğitim ve sağlık konularında kamu harcamaları arttıkça gelişen bir çok ülkede ilerlemektedir. Eğitim ve sağlık için yapılan kamu harcamaları, insan sermayesi üzerindeki pozitif etkilerinden ötürü eşitliği destekleyip, fakirliği azaltırken ekonomik büyümeyi de arttırmaktadır. Türkmenistan’da eğitim sistemi yeniden örgütlenme dönemindedir. Reformlar nüfusa özgür seçime bağlı bir eğitim sistemi ve geniş çaplı bir katılım sağlamayı hedeflemektedir ve ayrıca eğitim alanında hem resmi hem de sivil bir yapı geliştirmektedir. Bunları bu sektördeki devlet direktifleri izlemektedir. Türkmenistan’ın eğitim sistemi yürürlükte bulunan “Eğitim Alanındaki Yasa”ya bağlı olarak işlemektedir.

Yasa, düzenlenmiş ihtiyaçlar çerçevesinde her kademede özgür eğitim hakkını garanti altına alır ve vatandaşlar etnik ve sosyal kimlikleri ve mali durumlarına bakılmaksızın eşit olarak kabul edilirler. Geçiş dönemi boyunca, devlet eğitim sistemini yönetmekteydi. Bu durum 26 Haziran 1998 tarihinde yapılan Eğitim Konulu Devlet Konseyi Toplantısı’nda Türkmenistan başkanı tarafından da doğrulanmıştır. Aynı dönemlerde, özel eğitim kurumları gelişmeye ve yayılmaya başlamıştır. Özel kurumların oluşturulması için eğitimsel faaliyetlere ve mesleki eğitim çalışmalarına izin verilmiştir. Türkmen-Türk kolejleri ve Uluslararası Türkmen Türk Üniversitesi[19] eğitim sisteminde gerçekleştirilen reformların önemli bir parçası olarak Türkmenistan’ın eğitim sistemi içerisinde ve sosyal transformasyonunda önemli bir rol oymaktadır.[20] Bu reform döneminin sonucunda orta ve lise eğitiminin birleştirilmesinden oluşan bir sürekli eğitim sistemi oluşturulmuştur. Tüm kurumların müfredatları yenilenmiş ve kurumsal profilleri geliştirebilmek için uzmanlar eğitilmiştir. Gayrı Safi Yurtiçi Hasılanın payı olarak, Türkmenistan’da insangücü gelişimi için eğitim alanında harcamalar artmaktadır. Hükümetin eğitim için yaptığı harcamalarla birlikte GSYİH da 1995 yılında 3.2 iken 1998 yılında %6.5 olarak artmıştır.[21]

İnsan değerleri sisteminde sağlık konusu önceliği almaktadır. Türkmenistan, toplum içindeki hassas duruma sahip olan gruplara sosyal koruma sağlamak ve nüfusun refahını ve sağlığını geliştirebilmek için sosyal sektörün gelişimine öncelik vermektedir. Böylece sağlık, gelişim için en önemli sırayı almıştır. Hükümet, Temmuz 1995 yılında Türkmenistan başkanı tarafından kabul edilen bir sağlık reform programı geliştirmiştir. “Türkmenistan Devlet Sağlık Programı”[22] sağlık reformunun prensiplerini belirlemekte ve gelecekteki politikaların altını çizmektedir. Bu programın temel hedefi nüfusun sağlık durumunu iyileştirmek ve yaşam süresini arttırmaktır. 1 Ocak 1996 tarihinde, sağlık sigortası sistemi bu programın bir öğesi olarak tanıtılmıştır. Aile doktoru sistemi de oluşturulmuştur. Bugün uygulanan sağlık reformu devlet sistemi içinde bedava tıbbi bakımı garanti altına aldığı gibi aynı zamanda özel sağlık uygulamalarının gelişmesine de imkan sağlamaktadır. Devlet sağlık sistemini daha etkin hale getirmek için hastanelerdeki yatak sisteminde yeniden yapılanma ve tıp eğitiminde reform çalışmaları devam etmektedir. Türkmenistan’da insan gücü gelişimi için yapılan sağlık harcamaları artmaktadır. Hükümetin sağlık konusunda yaptığı harcamaların GSYİH içerisindeki payı 1995 yılında %1.8ken 1998 yılında %3.3 olarak artmıştır.[23]

Nüfusun gelecekteki gelişimini değerlendirmek ve demografik politikaların işleyişini belirlemek için en önemli konu mevcut demografik durumu analiz etmektir. Demografik durum, nüfusun artışındaki uzun vadeli eğilimlerin gözlemlenmesi sonucunda belirlenebilir. 1995 yılından 1999 yılına kadar, nüfusun büyüme oranı artış eğilimi göstermiştir. 1995 yılında bu oran %2.4 ve 1998 yılında ise %3 olmuştur. Yaşam beklentisi ve bebek ölümleri oranlarını da kapsayan bir grup sağlık göstergesi de gelişme yönünde eğilim göstermiştir. Geçmiş yıllarda, Türkmenistan’ın ortalama yaşam süresi 64.6’dan 64.9’a yükselmiştir.[24]

4. 2010 Yılına Kadar Gerçekleştirilecek Temel Hedefler ve Hedeflere Ulaşma Yolları

Gelecek dönemde temel hedef serbest piyasa ekonomisini uygulayan, pozitif uluslararası işbirliği sonucunda yüksek yaşam seviyesine ulaşmış bir Türkmenistan meydana getirmekten ibarettir. Söz konusu hedefe erişebilmek için ileriye dönük görevler dört ana başlık altında belirlenmiştir:[25]

  1. İktisadi Güvenlik:
  • İktisadi gelişmeyi hızlandırmak;
  • hammadde kaynaklarını ve üretim fırsatlarını tam ve verimli bir şekilde kullanmak;
  • Tarım ekonomisini, yakıt-enerji, kimya, tüketim sektörü gibi temel sektörleri geliştirmek; ekonomide mevcut sektörleri geliştirmek, ayrıca yenilerini oluşturmak;
  • Ulaşım ve haberleşme altyapısını geliştirmek; Türkmen enerjisini dünya piyasalarına çıkarmak amacıyla transmilli boru hatları sistemini geliştirmek;
  • Bilim ve teknolojinin son gelişmelerini içeren verimli bir ekonomi meydana getirmek;
  • Mülkiyet haklarını garanti altına almak, adıl rekabeti sağlayacak serbest piyasa ekonomisinin verimli bir şekilde işlemesi için gereken girişimleri bundan sonra da gerçekleştirmek;
  • İktisadi gelişmeleri, devlete ait mülkiyeti özelleştirmeye devam etmek ve özel üreticileri desteklemek;
  • Ekonominin açıklığı, karşılıklı faydaya dayanan işbirliği esasları altında (özellikle komşu devletlerle) Türkmenistan’ı dünya ekonomik sistemine entegre etmek;
  • Sermaye piyasasını geliştirmek, finans kaynaklarını ülkeye çekmek, özellikle yabancı yatırımlarla verimli iktisadi projeleri finanse etmek;
  • Dış ticarette pozitif orana ulaşmak, ülkenin ödemeler bilançosunu ve döviz rezervlerini oluşturmak;
  • Gelir düzeyi yüksek bir bütçe hazırlamak, ulusal paranın istikrarını ve konverte edilebilmesini sağlamaktan ibarettir.
  1. Gıda Güvenliği:
  • Ülke içerisinde üretilen gıda maddelerine olan talebin yüksek seviyede karşılanmasına;
  • İhraç edilen gıda maddelerinin kalitesinin garanti altına alınmasına;
  • İthal edilen gıda maddelerinin kalitesinin ciddi bir şekilde denetim altına alınmasına önem vermektir.
  1. Sosyal Güvenlik:
  • Vatandaşların çalışma haklarının ve halka olabildiği kadar iş imkanının temin edilmesine;
  • Sosyal yönlü serbest piyasa ekonomisinin yaratılmasına;
  • Ekonomide reel sektörde çalışan insanların gelirlerinin artırılmasına;
  • Düşük yaşam standarlarına sahip insanların sosyal güvenliğinin ve kişiliğinin güçlendirilmesine;
  • Özel mülkiyetin ve halkın kendi emeğiyle kazanmış olduğu araçların dokunulmazlığını ciddi bir şekilde garanti altına alınmasını sağlamaya yönlendirilmiştir.
  1. Ekolojik Güvenlik:
  • Ülkenin endüstriyel gelişmesinin çevre koruma çalışmalarıyla birlikte gerçekleştirilmesini;
  • Aral denizi bölgesindeki ekolojik sorunlarının önlenmesini;
  • İçecek suyunun yüksek kalitede temin edilmesini;
  • Tarım üretiminde insan sağlığına zararlı maddeleri kullanma kurallarına ciddi bir şekilde uyulmasını, toprağın tuzlanmasına ve verimsizleşmesine karşı tedbirlerin alınmasını göz önünde bulundurmaktadır.

Ekonomik Gelişmenin Kaynakları

Nüfus

Ortalama yıllık nüfus 2005 yılına kadar 6.939.200 kişi, 2010 yılına kadar ise 8.630.400 kişiyi bulacaktır. Dolayısıyla, nüfus 1999 yılına göre, %36.5 ve %70 artacaktır. Çocuk doğumunun yüksek seviyesinin korunması, ölümlerin azalması ve insanların göç etmeleriyle nüfus artışı sağlanacaktır. Özellikle bebeklerin ve küçük yaştaki çocukların ölüm oranlarının azalmasıyla ortalama yaşam süresi 2010 yılında 71.4’e kadar yükselecektir. Çalışabilen insanların sayısı 2005 yılında 3.434.300 kişiye, 2010 yılında ise 4.425.200 kişiye ulaşarak 1999 yılına göre %37 ve %78 artacaktır.[26]

Doğal zenginlikler

Potansiyel çeşitli ve zengin maden hammaddelerinin çıkartılması, işletilmesi, iç talebin karşılanmasını ve ihracatının gerçekleştirilmesi önem taşımaktadır. Bunlar sanayi amaçlı petrol, gaz, hidromaden hammadde, sodyum sulfat, iyot ve bromlu sular, potasyum ve taş tuzları, kömür, kibrit, inşaat malzemeleri, betonittir. Renkli metaller (altın, bronz, bakır v.s.), mineral ve içecek suları araştırılmaktadır. 2010 yılına kadar petrol ve gaz üretimini artırmak için potansiyel sahaları araştırmak ve sondaj işlerini hazırlamak için jeolojik ve jeofizik çalışmalar gerekmektedir.

Sektörleri Geliştirme Esasları

2010 yılına kadar Türkmenistan ekonomisini geliştirmek amacıyla makro ekonomik şartların oluşturulması hedeflenmiştir. Türkmenistan’ın gelişmiş ülkelerin arasına katılarak hakettiği konuma gelebilmesi için ekonomik gelişmenin yıllık ortalama hızının %18’e ulaştırılması hedeflenmektedir. Geleceğe yönelik çalışmalar iki bölümde uygulamaya geçirilecektir:

Birinci bölüm, 2000-2005 yılları arasını içeren dönemdir. Bu dönemde temel sektörlerde inşaat ve teknoloji gelişimi, üretim verimliliği ve rekabete hazırlanmasında hızlı iktisadi gelişme sağlanacaktır. Söz konusu dönemde yakıt ve enerji sektöründe, özellikle gaz sektöründe reformlar uygulanmaya devam edecektir. Gaz sektöründe ortalama olarak yılda %22’lik artış beklenmektedir. GSYİH’daki payı 2005 yılında, 1999 yılına göre, 2 kattan daha fazla artacaktır.

Ekonomik istikrarı sürdürmek ve finans birikimini temin etmek için ihracatın bugünkü yönü korunacaktır. Gaz, petrol, pamuk ipliği ve elektrik enerjisi ihracatından gelen gelirler GSYİH’nin %14.2’sini oluşturarak 1999 yılına göre 6 kattan da fazla artacaktır. 2005 yılında yeni üretimlerin ve çağdaş teknolojinin kullanılması, tarım hammaddesinin işletilmesinin genişletilmesi hafif ve gıda sanayinin hızlı gelişimi sağlanacaktır. Kısacası, söz konusu dönemde ülkenin doğal kaynaklarının işletilmesi, sanayide katma değerin hızla artışını sağlayacaktır.

Tarım sektöründe reformlar devam ettirilecektir. Sektörün katma değerinin 2.6 kat artması neticesinde ülke gıda bağımsızlığını, diğer bir ifadeyle gıda üretiminde kendi kendine yeterliliği kazanacaktır. Diğer yandan, ülke ekonomisine yatırımların çekilmesi sonucunda inşaat sektöründe en az %14’lük bir artış sağlanacaktır.

İkinci bölümde, 2006-2010 yılları arasında, sanayinin verimli bir şekilde yapılanması sağlanacak ve söz konusu dönemin sonunda, sanayinin GSYİH’daki payı %32’yi bulacaktır. 2010 yılına kadar yeni sektörlerin ortaya çıkması sonucunda GSYİH’ daki gaz sektörünün payı %7.8’e kadar inecek, hammadde ihracatı ile ilgili gelirler ise, GSYİH’nin %8.6’sını oluşturacaktır. Programda belirlenmiş önlemlerin alınması sonucunda 2005 yılında satın alma gücü paritesine göre kişi başına düşen gelir 7.8 bin USD, 2010 yılında ise 14.8 bin USD’a kadar artacaktır.[27]

Üretimi arttırmak söz konusu dönemin en önemli hedeflerden birisidir. Bu bölümde sanayileşme siyasetinin temel esasları: ekonomiyi hammadde bağımlığından kurtarmak, üretim kalitesini ve rekabet yeteneğini geliştirmek, sanayi üretim miktarının ortalama yıllık %15 olabilmesi için gerekli önlemlerin alınmasıdır.

Sanayinin Temel Sektörlerinin Geliştirilmesi

Enerji ve Yakıt Sektörü

Enerji ve yakıt sektörü sanayinin en önemli kısmıdır. Bu sektör Türkmenistan’ın temel sektörüdür. Sektörü geliştirme planı, Türkmenistan’ın büyük petrol ve gaz rezervleri göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır. Bu plan, sondaj çalışmalarını gerçekleştirmek, kalitesini yükseltmek, yakıtın sanayi rezervlerini geliştirmek, yeni yatakları işletmeye açmak, mevcut yataklarda petrol ve gaz üretimini yeniden başlatmak, üretim miktarını artırmak, dolayısıyla hammadde temelini güçlendirmekle ilgili faaliyetlerden ibarettir. Yabancı sermayesinin çekilmesi ve söz konusu sektörün geliştirilmesi amacıyla çağdaş teknolojinin kullanımına önem verilecektir.

Türkmenistan şu anda 23 trilyon m3 gaz ve 12 milyar ton petrol rezervlerine sahiptir. Hazar bölgesinde ve Amuderya kenarlarındaki hidrokarbon yataklarını bulunduran yeni sahaları araştırmak ve kullanmak ileriye yönelik hedeflerden biridir. Türkmenistan Devlet Başkanı Saparmurat Türkmenbaşı’nın belirlediği esaslar ve hammadde rezervleri nazara alınarak 2010 yılına kadar olan dönemde petrol, gaz ve gaz karışımının üretim miktarı artırılarak, hidrokarbon ihracatı yapılacaktır.

Gaz karışımlı petrolün çıkartılması 2005 yılında 28 milyon tonu bulacaktır. Söz konusu miktarın 16 milyon tonu ihraç edilecektir. Petrol üretimi 2010 yılında 48 milyon tona ulaşacak, bu miktarın 33 milyon tonu ihraç edilecektir. Hidrokarbon yataklarını işletme hakkı ihaleleri kazanan şirketlere tanınacaktır. ‘Mobil-Monument-Türkmennebit’ ittifakı ‘Garaşsızlık’ bölgesinde hidrokarbon kaynaklarını arama ve çıkartma çalışmalarını gerçekleştireceklerdir. Malezya’nın ‘Petronas’ şirketi Hazar denizi kenarlarında, ‘Monument’ Büyük Britanya Şirketi ise Balkanabat’ın yakınlarında çalışmalarına devam edeceklerdir. Petrol çıkartımında yabancı şirketlerinin payı %50’yi aşacaktır. Gaz üretiminin 2005 yılına kadar 85 milyar m3, 2010 yılına kadar ise 120 milyar m3’e ulaştırılması hedeflenmektedir. Böylece gaz ihracatı 2005 yılında 70 milyar m3’ü, 2010 yılında ise 100 m3’ü bulacaktır. Hidrokarbon hammaddesinin hedeflenen miktarını temin etmek ve dünya piyasalarına pazarlanmasını kolaylaştırmak amacıyla, ulaşım altyapısını genişletmek, transmilli petrol ve gaz boru hatları ile ilgili projeleri uygulamaya ilişkin çalışmalar sürdürülecektir. Batı Türkmenistan’da ulaşım altyapısının geliştirilmesi için Türkmenistan-İran gaz boru hattına yeni yatakları bağlamak, ayrıca Doğu-Batı (Şatlık-Türkmenbaşı) yönünde ortak bir gaz ulaşımını oluşturmak amacıyla, yeni gaz boru hatlarının inşaatı gerçekleştirilmelidir. Türkmen gazını Azerbaycan-Gürcistan üzerinden Türkiye’ye ulaştırmak için Transhazar boru hattının inşaatı planlanmaktadır. Türkiye ile imzalanan anlaşma gereğince, her sene 16 milyar m3 gaz gönderilecektir. Söz konusu projeye ABD, Avrupa şirketleri ve finans kuruluşları katılmaktadır. Proje uygulamaya geçirilince, Türkmenistan ekonomisinin gelişme hızını önemli ölçüde artıracaktır.

2010 yılına kadar aşağıdaki yönlerde boru hatları projelerinin hazırlanması ve kurulması hedeflenmiştir:[28]

  • Türkmenistan-İran-Türkiye-Avrupa (Bulgaristan) gaz boru hattı 2005 yılında 23 milyar m3 ve 2010 yılında 30 milyar m3 gaz gönderilecektir.
  • Türkmenistan-Afganistan-Pakistan gaz boru hattı. Bu yönde 15 milyar m3 gaz ihracatı göz önünde bulundurulmaktadır.
  • Türkmenistan-Çin boru hattı. Söz konusu boru hattının inşaatının tutarı 9 milyar USD’dir. ‘Gözdumalak’ gaz kondensat yatağını verimli bir şekilde işletmek amacıyla, buradan Seydi şehrindeki fabrikaya boru hattı çekilecektir.

Aynı anda birçok projelerin hazırlanması, Türkmenistan kendi enerji kaynaklarını dünya piyasalarına çok taraflı bir şekilde sunmaya çalıştığını teyid etmektedir. Ayrıca, Türkmenistan Kuzey- Güney ve Doğu-Batı yönlerinde üzerinden hidrokarbon hammaddesi geçen tek ülke konumuna sahip olacaktır. Böylece, Türkmenistan dünyanın en zengin ülkeleri arasına girecektir.

Petrol İşleme Sanayi

Hidrokarbon hammaddesinin üretimini arttırmak için hedeflenen faaliyetler petrol işleme sektörünün kurumlarını geliştirmekle ilgili esas yönleri belirleyerek, önümüzdeki 5 sene içerisinde bunların üretimini arttırmaya fırsat tanıyacaktır. Bu amaçla eski üretim şeklini değiştirerek çağdaş teknolojiyle elde edilmiş üretim hedeflenmiştir. Böylece, hammadde işleme kapasitesi arttırılacaktır, üretilen ürünler çeşitlendirilecektir. Bu ürünlerin kalitesi dünya standartlarına uygun hale getirilecek ve ülkenin ihracat kapasitesi arttırılacaktır. Türkmenbaşı rafinerisinde ‘Mannesmann’ şirketinin inisyatifiyle, makina yağı üretecek tesisin projesinin gerçekleştirilmesi planlanmaktadır. Böylece, iç talep tamamen karşılanacaktır.

Sosyal Gelişmeler

2010 yılına kadarki dönem içerisinde Türkmenistan’ın sosyal siyasetinin stratejik hedefi, halka ekonomik bakımdan gelişmiş ülkelerin standartlarına uygun yüksek yaşam standardının sağlanması olarak açıklanmıştır. 2005 yılına kadar olan dönemi içeren ilk aşamada, halkın yaşam standartlarını yükseltmeye yönelik reformlar tüm sektörlerde sürdürülecektir. Yeni işletmelerin açılması için önlemler alınacak, vatandaşların yatırım sürecine katılılımı sağlanacak, sağlık ve emeklilik sigortası teşvik edilecektir.

Sağlık, eğitim, konut ve hizmetlerde devlet dışı kuruluşların teşvik edilmesi suretiyle ürcetli hizmetlerin kapsamı genişletilecektir. Bu ek finansal kaynak teminini getirecek ve 2010 yılına kadar, gelişmiş ülkeler düzeyinde, eğitimde %10 ve sağlıkta %7’ye kadar-GSYİH’dan bu sektörlere yapılacak harcamaların artışı sağlanacaktır.[29]

Gelir Düzeyi, Ücretler ve Maaşlar, Sosyal Güvenlik

Emeğin anayasal haklarına uygun olarak, ücret ve maaşlara ilişkin ulusal politikayı etkin bir şekilde gerçekleştirmek için ileriye yönelik liyakat sistemi planlanmıştır. Bu yönde ekonomi politikası devletin reel imkanlarına, toplumun farklı gruplarının çıkarlarının hep birlikte gözetilmesine, normlara, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün tavsiyelerine dayandırılmıştır.

2000-2005 yılları arasında, belirli miktarda doğal gaz, elektrik, su ve tuzun ücretsiz olarak sunumu sürdürülecektir. Gelecek on yıllık dönemde halkın yaşam standartlarının iyileştirilmesine yönelik olarak bütün koşullar sağlanacaktır. Bu standartlar nüfusun gelir düzeyindeki hızlı büyümeye, ücretsiz eğitim ve sağlık hizmetlerinin devlet tarafından garanti altına alınmasına dayandırılmıştır. Sonuç olarak, tahminlere göre, GSYİH içerisinde hanehalkı tüketim miktarı 2010 yılında %57’yi aşacaktır.

Emek Piyasası: İşgücü ve İstihdam Düzeyi

Gelecek on yıllık dönemde işgücü miktarında 1.7 kat artış beklenmekte ve 2010 yılı sonuna kadar işgücünün 4.5 milyona ulaşması tahminlenmektedir. İşgücündeki yıllık artış oranı uzun dönemde %5.1 olarak hesaplanmıştır. Sektörlere ve iş kollarına göre işgücü talebinin oluşumunda yapısal değişiklikler gerçekleştirilecektir. Sanayi sektöründe (sanayi, inşaat), yakıt-enerji sektöründe işgücü talebi 2010 yılına kadar 4 kat arttırılacaktır. Hizmetler sektörünün gelişimine paralel olarak işgücü talebi arttırılacaktır. İstihdam edilen nüfusun %40’ından fazlasının bu sektörde istihdamı hesaplanmaktadır. Tarım sektörü istihdamda temel sektörlerden biridir. Tarım sektöründe istihdamın %24’e ulaşması tahminlenmektedir.

Mülkiyet biçimlerine göre işgücünün yeniden dağılımı planlanmıştır. Özel sektörde istihdam edilen işgücü miktarı 2000 yılına göre, 2005 yılına kadar 1,4 kez 2010 yılına kadar 1,9 kez arttırılacaktır. İstihdam politikasının gerçekleştirilmesiyle ekonomik olarak aktif nüfus sayısında artış gerçekleştirilecek ve emek piyasasında istihdam edilemeyen nüfus sayısında azalma olacaktır. İstihdam edilmeyen nüfus 2010 yılında toplam işgücünün %2’sinin altına düşecektir.

Potansiyel İnsani Gelişme Düzeyi

Potansiyel insani gelişme endeksi (IHPD) uluslararası bir yaşam standardı göstergesi olarak kabul edilmektedir. IHPD üç önemli parametreye dayalı olarak hesaplanmaktadır: yaşam ümidi, eğitim düzeyi ve kişi başına reel gayri safi yurt içi hasıla. 1998 yılında Türkmenistan’da ortalama yaşam ümidi 64.9 yıl olarak gerçekleşmiş ve 2010 yılında 71.4 yıla yükselmesi hesaplanmıştır. Eğitim politikasının gerçekleştirilmesiyle yetişkin nüfusunun tamamının okur yazar olması sağlanmıştır. Gelecek on yıllık dönem sonunda kişi başına ulusal gelirin 14,8 bin dolar düzeyinde gerçekleşmesi tahminlenmiştir. Potansiyel insani gelişme endeksinin üç parametresinde sağlanacak gelişmeler sonucunda, 1998 yılında 0.678 olan HPD endeksi 2010 yılında 0.879 olarak gerçekleşecektir. Böylece, Türkmenistan tamamen ekonomik bakımdan gelişmiş ülkeler düzeyine ulaşacaktır.[30]

Ülkenin gelişme dönemi, ulusal projenin hazırlanmasında gözönünde bulundurulmuş olan, iktisadi, aynı anda gıda üretiminde kendi kendine yeterli olmanın araçlarını ve yöntemlerini belirlemede önemli çalışmalar gerektirmektedir. Ulusal ekonomik projenin tasarısı büyük teorisyen ve reformcu Saparmurat Türkmenbaşı’nın doğrudan kendisinin yönetimi ve bizzat katılmasıyla hazırlanmıştır. Ulusal ekonomik projede onun iktisadi reformlarının yaşam seviyesinin bütün yönlerini içeren ulusal ilkeleri hakkındaki bilimsel ve teorik fikirleri ve düşünceleri, pratik çözümleri bulunmaktadır. “Türkmenistan’da sosyal-iktisadi reformların 2010 yılına kadar uygulanacak temel esasları” olarak ifade edilen ekonomik projenin ana hatları ve beklenilen sonuçlarının hazırlanmasında, düzenlenmesinde bakanlıklar, kuruluşlar ile halkın katılımı yoluyla Türkmenistan vatandaşları oldukça aktif bir rol üstlenmişlerdir.

Akıllardaki soru, programda planlanan hedeflere ne kadar ulaşılabileceğidir. Türkmenistan Devlet Başkanı Saparmurat Türkmenbaşı bu soruya “Türkmenistan’ın piyasa reformlarına ilişkin projelerini güvenli ve sürekli uygulaması, demokrasi enstitüleri kurması, halkın çıkarlarına uygun bir şekilde, halk için modern devletini kurması hiç kimsede şüphe uyandırmamalıdır. Bağımsızlığımızı kazandığımız günden itibaren geçen yıllar içerisinde en büyük başarımız halk ile devlet bütünlüğünün sağlanmasıdır. En zaruri ve gerekli problemlerin çözülmesinde elde edilen başarı Türkmenistan’ın geldiği seviyenin olumlu olduğunu göstermektedir. Bu seviye, yeni asırda bundan sonra da daha hızlı gelişme için zemin hazırlamıştır. 2010 yılına kadar olan dönem içerisinde ulusal ekonomiyi geliştirmek için yeni esasları hazırlama zorunluluğu ortaya çıkmıştır” diyerek cevap vermektedir.

Türkmenistan ekonomisinin son üç yılda gösterdiği performans Saparmurat Türkmenbaşı’nın görüşlerinin ne kadar isabetli olduğunu doğrulayarak pratik olarak bu soruya verilecek cevabı kolaylaştırmıştır. Çünkü ekonominin son üç yılda gösterdiği yüksek performans Ulusal Programı uygulamada ve belirlenen hedeflere ulaşmada önemli bir faktördür ve programın başlangıç koşullarının getirdiği avantajlarla ülke ekonomisinin bu on yıllık maratona iyi bir çıkışla başladığını göstermektedir.

5. Sonuç

Türkmenistan pazar ilişkilerine göre yönlendirilmiş ekonomik reformları derinleştirme aşamasındadır. Bağımsızlığın ilanından sonraki yıllarda, insanların yaşam standardını artırmak için, ekonominin her alanında kalıcı gelişmeler elde etmeyi amaçlayan önemli adımlar atılmıştır. Bu önlemler etkin bir pazar ekonomisine taban oluşturmayı amaçlayan büyük çaplı reformlarla desteklenmiştir. Türkmenistan gelişmeye açık ekonomisine ve yeni ekonomik mekanizmaları benimseyen kişilere bağlı olarak “Aşamalı Ekonomik Reformu” strateji olarak benimsemiştir. Ekonomik reformun her aşamasında hükümetin öncelikleri makro ekonominin güçlendirilmesi, ekonominin büyümesi ve sosyal güvenlikle beraber yüksek istihdam olarak belirlenmiştir. Türkmenistan Devletbaşkanı Saparmurat Türkmenbaşı’nın “10 Yıllık Abadancılık” ve “1000 Gün Maksatnamesi” gibi ana programlarının uygulanması; yüksek üretimin ve sosyal altyapının güçlendirilmesini, ulusal ekonomide diğer dünya ülkeleriyle uyumlu ilişkiler kurulmasını sağlayacak yapılaşmaya gidilmesini ve toplumun ihtiyaçlarının genel olarak kendi kaynaklarıyla giderilebilmesini sağlamıştır. Türkmenistan’da bir geçiş döneminde olan bu programların ekonomik ve sosyal sonuçları aşağıda gösterilmiştir:

  • Ekonomi istikrara kavuşmuştur. GSYİH’ın büyüme hızı 1998’de %5 iken, 1999’da %16’ya ve 2000’de %17.5’e yükselmiştir. Bu büyüme ekonominin temel sektörlerindeki yüksek büyüme hızlarına dayanmaktadır.
  • Reel ücretlerde önemli bir iyileşme ve asgari ücretin artırılması sağlanmıştır.
  • İstihdam, eğitim, sağlık, sosyal yardımlar ve diğer temel sosyal hizmetlerde devlet güvenceleri sağlanmıştır.
  • Gelişmiş pazar ekonomisine sahip ülkelerin deneyimleri, ulusal özellikler ve gelenekler göz önünde bulundurularak Temmuz 1998’de “Yeni Emeklilik Yasası” ve “Devlet Sübvansiyonları Yasası” benimsenmiştir.
  • Eğitimde reform başarıya ulaşmış, daha geniş bir kitleye erişilmiş ve seçim özgürlüğü sağlanmıştır.
  • Sağlık programı “daha sağlıklı bir toplum” ve “ortalama ömrün uzatılması” üzerine odaklanmıştır. Sağlık harcamaları 1993’te %1.8 iken, 1997’de %3.7’ye yükselmiştir. Türkmenistan’da ortalama ömür 64.6 yıldan 64.9 yıla yükselmiştir.
  • Türkmen Parlamentosunun %18’ini kadınlar oluşturmaktadır. Bu değer gelişmiş ülkeler ortalaması olan %11’e göre oldukça yüksektir.
  • 2010 yılına dek sürecek döneme dair Türkmenistan’ın Sosyal Politikası’nın stratejik amacı toplumun refah seviyesini yükseltmek ve ekonomik olarak gelişmiş ülkeler seviyesine ulaştırmaktır. Kişi başına düşen GSYİH 1997’de 2,683 USD iken, 2000’de 3,843 USD’ye yükselmiştir. Planlanan dönem için öngörülen ekonomik gelişmenin artış hızı kişi başına GSYİH’ı 14,800 USD’ye yükseltecektir. Bu üç bileşenin bir araya gelmesi sonucu 1998 yılında 0.678 olan İnsan Kaynakları Gelişme Endeksi 2010 yılında 0.879’a yükselecektir.

Yrd. Doç. Dr. Güngör TURAN

Uluslararası Türkmen Türk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / Türkmenistan

Alıntı Kaynağı: Türkler, Cilt: 19 Sayfa: 776-785


Dipnotlar:
[1] Turkmenbashy Saparmurat, Address of the Peoples of Turmenistan, Nurol Printing Co. Ankara, Turkey, 1994.
[2] Türkmenistan Anayasası, md. 46.
[3] Türkmenistan Anayasası, md. 50.
[4] “10 Yıl Abadancılık” programı için bak. Turkmenbashy Saparmurat, Ten Years of Prosperity, An Economic Program by the President of Turkmenistan, Ashgabat, 1994.
[5] “1000 Gün Maksatnamesi” için bak. Türkmenistan Gazeti, No. 141, 16. 04. 1997.
[6] Meredov R., “Establishment of The Legal Framework for Reforms and Transformations of Saparmurat Turkmenbashy, President of Turkmenistan”, Democracy and Law, 2, 2000, s. 139-148.
[7] World Economic Outlook, Mayıs 2000, s. 31.
[8] EBRD, Turkmenistan Country Profile 2000, s. 8.
[9] “Ulusal Program” için bak. The National Programme of President of Turkmenistan Saparmurat Turkmenbashy “Strategy of Socio-Ekonomic Developments in Turkmenistan for the Period Up to 2010”, Ashgabat, 1999.
[10] Ataev, M., “The Economic Model of Saparmurat Turkmenbashy, President of Turkmenistan”, Democracy and Law, 2, 2000, s. 149-156.
[11] Turan Güngör, “Globalization and Human Development Challenges of Turkmenistan Under Transition”, Euroasian Studies, 20, 2001, s53-70.
[12] Turan Güngor, “Labor Market Structure and Employment Performance of Turkmenistan in Transition Period” Euroasian Studies, 18, 2000, s. 57-69.
[13] Neutralny Türkmenistan, 21.02.2001.
[14] Sınırlar şöyledir: her ay için kişi başına düşen doğal gaz 50 metre küp, likit gaz her aile için aylık 21 kg (üye sayısı 5’e kadar olan ülkeler için ve ek kişi başına 4 kg olarak hesaplanmıştır); kişi başı su tüketimi 250 lt. Ve aylık enerji kullanımı her ay için kişi başına 35 kwt. Tuz tüketiminde bir sınırlama yoktur.
[15] Kırsal alandaki aileler için izin verilen miktar kişi başına aylık 8 kg, kent alanlarındaki aileler için kişi başına 6 kg.’dır.
[16] Türkmenistan Emeklilik Yasası (Zakon Turkmensitana-Pensiya Barada Kanun) Neutralny Turkmenistan, No. 180, 23. 07. 1998.
[17] Durdiyevna Ecegyz, Neutralny Turkmenistan, 5 Ağustos 1988.
[18] UNDP, Turkmenistan National Human Development Report 1999, Ashgabat, s. 34.
[19] Bugün Türkmen-Türk Kolejlerinde 4.019, Uluslararası Türmen-Türk Üniversitesinde ise 986 öğrenci eğitim almaktadır.
[20] Demir Cennet Engin, Balcı Ayse Balci, Fusun Akkok, “The role of Turkish Schools in the Educational System and Social Transformation of Central Asian Countries: the case of Turkmenistan and Kyrgyzstan, Central Asian Survey, 19/1, March 2000, s. 141-156.
[21] UNDP, Turkmenistan National Human Development Report 1999, Ashgabat, s. 75.
[22] The Ministry of Health and Medical Industry of Turkmenistan, “Plan for the Realization of The State Health Programme of The President of T urkmenistan”, Ashgabat, 1999.
[23] Ibid, s. 74.
[24] Ibid, s. 37.
[25] The National Programme of President of Turkmenistan Saparmurat Turkmenbashy “Strategy of Socio-ekonomic Developments in Turkmenistan for the Period Up to 2010”, Ashgabat, 1999, s. 201-202.
[26] Ibid, s. 203.
[27] Ibid, s. 208.
[28] Ibid, s. 210.
[29] Ibid, s. 245-255.
[30] Ibid, s. 256.
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.