Türk Tarihi ve Kültür Araştırmaları

“Sepeti Koluna, Herkes Yoluna !..”

0 13.930

24 Haziran 2011

(Ali Güngör beyin “TERÖR VE BÖLÜCÜLÜK MESELESİNDE MHP”  başlıklı belge mahiyetindeki yazısı altında yapılan yorumlarda yanlış beklentilerin taşındığı hissiyle yazmış olduğum yorumu başka muhataplarına da cevap olsun, ışık tutsun niyetiyle paylaşıyorum..)
İşte sıkıntı burada..  Erdem Taylan beyin yorumunda..
Partiyi değiştir..(!)
Hangisi ile ? AKP ile olabilir mi mesela?..
(Yada ayrılık sebepleri yanlış olan, sonuçları da ortada olan BBP ?? )
Yanlışları söylemekteki maksat bu ise, MHP’nin içinden birilerini başka ( var olan yada yeni kurulacak olan ) bir partiye taşımak ise, bu düşmanlıktır..
MHP’ye ve Ülkücü Hareket’e düşmanlıktır.
Bunu yapacak olanı saygın bir mazi haklı kılmaz, mazeret de olmaz !
MHP’de yapısal sorunlar var ise ( ki bu doğrudur ) onu değiştirmek ve düzeltmek lazımdır !
Parti değiştirmek değil, partinizin yapısını değiştirmek gerekir..
(Parti değiştirmeyi düşünebilen biri zaten hiç Ülkücü olamamış demektir.. Nereye isterse oraya gitsin, “sepeti koluna, herkes yoluna”.. Uğurlar ola..)
Ülkücü Hareket’in, ve onun siyasi temsil organı olan MHP’nin ilke ve prensipleri yanlış değildir, yanlış olan yönetim biçimidir, üslubudur. Değiştirilmesi gereken odur !
Konu Bahçeli bile olamaz, olamamalı..
Dün yaptığı bütün yanlışlara rağmen ( diyelim ki başına taş düştü ) bu günlerde ve bundan sonra doğruları yapmak davranışı olsa ( mesela tüzüğün değiştirilerek zaaflarının giderilmesinin önünü açsa, ülke çapında üye kampanyası yapılmasının ve herkesin seçici olmasının önünü açsa, vb.. ) bunu yapan Bahçeli diye yaptığı yanlış mı olacak ??
Kişiler üzerinden değil, ilke ve prensipler üzerinden tartan bir terazi kullanmalıyız. Doğruları ve yanlışları ayıran, kimin yaptığına, kimin söylediğine bakmadan !!..
Ülkücü Hareket Türkçüdür, İslamcıdır, Toplumcudur..
Mensupları bunlardan birini diğerlerinin önüne çıkarabilir, ama hiçbirini reddedemez..
Ümmet temelli bazı düşünce sahipleri AKP’nin olmadığı zamanlarda kendilerini MHP’ye yakın görmüş ve ( özellikle üniversitelerde ) Ülkücü Hareket’in içinde bulunmuş olabilirler.. Ne zaman ki AKP ortaya çıkmıştır, bu vatandaşlar aslında AKP’li olduklarının farkına varmışlardır.. Seçimlerde artık oylarını AKP’ye verir olmuşlardır, “Referandum” sürecinde de AKP’nin “Yargıyı dönüştürme” projesini desteklemişlerdir (Şimdi yargıdaki neticelerini görüyoruz, 160 yeni blok oyla başkanın kim olacağı seçimden önce ilan ediliyor, Arınç’ın demesi ile “Allah verdikçe veriyor” (!).. )  Güle güle gitsinler.. Nereye isterlerse oraya..
AMA HAL  “ÜLKÜCÜYÜM” DEMESİNLER BOŞUNA !..
AKP ve “Fethullah Örgütü”  ABD’nin BOP sürecindeki “taşeron”larıdır !..  Onlarla aynı yolun yolcusu olmak Ülkücü Hareket’e ancak “düşman” olmakla örtüşür..
“Fethullahçı Ülkücü”  olmaz !.. “AKP’li Ülkücü” de olmaz !..
Evet doğrudur, “sorunlar” vardır..
Sorunların çözümü de vardır..
Çözüm “Ortak akıl” ile yönetmektir.. Herkesin üye ve seçici olduğu, herkesin de (Bahçeli dahil  aday olabildiği “tam demokratik” kongre zeminlerinde “ÜLKÜCÜ İRADE”nin tecelli etmesini sağlamaktır !..
Yanlışları konu eden bu çözümü görmelidir, yolu bu olmalıdır.. Başka adreslere yönelenler yanlış içinde olurlar.. Kim olduklarının da bir hükmü kalmaz !..
www.ucuncuyol.com

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.